Büyük Teklifleri Reddeden 8 Yıldız

ANA SAYFAHABERLER → Büyük Teklifleri Reddeden 8 Yıldız

Büyük Teklifleri Reddeden 8 Yıldız

Büyük Teklifleri Reddeden 8 Yıldız

FourFourTwo’dan Ramez Nathan, büyük kulüplere transfer olmayı reddedip kendi takımlarında kalan 8 büyük yıldızı derledi…


Manchester City’nin eski stoperi Vincent Kompany, 2017'de "Futbolda sadakat zordur." demişti.

"Herkes bunu istiyor ama gerçek hayatta yöneticiler 'Daha iyi bir oyuncu bulabilirsem sen yoksun.' diye düşünüyor. Oyuncular da aynı şekilde 'Daha fazla maç kazanan bir kulüp bulabilirsem ben yokum.' diyor."

Ancak bu her zaman böyle değildir. Tüm oyuncular mali imkanlara ve daha büyük kulüplerin parlak ışıklarına kapılmaz. Bu listedeki 8 isim, bunu kanıtlıyor.

1. Alan Shearer (Newcastle)

Romelu Lukaku, Manchester United'a katıldıktan sonra bir röportajda şunları söylemişti: "Dünyanın en büyük takımına kim hayır diyebilir ki?" Bu açıklamanın ardından efsanevi İngiliz forvet Alan Shearer, attığı bir tweet ile Lukaku’ya karşılık verdi: “Ben yaptım. Barcelona’yı geri çevirdim…”

Shearer, yirmi yıl önce Blackburn ile Premier League şampiyonluğunu kazanmış ve arka arkaya iki kez gol krallığı yaşamıştı. Manchester United, Euro 96'daki zirve performansı sonrasında onunla bir kez daha güçlü bir şekilde ilgilendi. Alex Ferguson, Shearer 1992’de Blackburn’e transfer olmadan önce de onu istemişti.

Yine de Shearer memleketinin kulübü Newcastle United’a katılmayı seçti. İlk sezonunda bir kez daha gol kralı oldu. Buna karşın Newcastle United, Shearer tarafından aylar önce reddedilen Manchester United’ın ardından ligi ikinci sırada tamamladı.

Sezon sonunda Barcelona Teknik Direktörü Sir Bobby Robson, Shearer'ı aradı ve onu Katalan devine transfer etmeye çalıştı. Shearer, futbol kariyeri boyunca Newcastle'a sadık kaldığı için onu St James' Park'tan uzaklaştırmak için hiçbir şey yeterli değildi. Orada bir kupa kazanamadı ancak kariyerini 260 Premier League golüyle tamamladı. Bu da onu, 1992 sonrasında İngiltere'nin en üretken forvet oyuncusu yaptı.

2. Alessandro Del Piero (Juventus)

2006'da hem Dünya Kupası'nı hem de Juventus ile Scudetto'yu kazanan Del Piero, bu zaferlerden birkaç ay sonra kulübünün şike skandalı sebebiyle Serie B’ye düştüğünü gördü.

Juventus bu süreçte birçok büyük yıldızını Avrupa devlerine kaptırdı (Zlatan Ibrahimovic, Patrick Vieira ve Fabio Cannavaro dahil) ancak Pavel Nedved ve Gianluigi Buffon da dahil olmak üzere bazı önemli oyuncular kalmayı seçti. "Gerçek bir centilmen eşini asla terk etmez." diyen ikonik 10 numara Alessandro Del Piero da kalanlardan biriydi.

Del Piero, takımını Serie A'ya geri çıkardı. Ancak kulüp, 4 sezon boyunca herhangi bir kupa kazanamadı. Tüm bunlara karşın Del Piero, takımı Avrupa Ligi’nde Fulham’a 4-1 yenilip elenirken ve ligi iki defa yedinci sırada bitirirken bile kulüpten ayrılmadı.

İtalyan maestro, Juventus’un 2011/12'de Antonio Conte ile birlikte Scudetto'yu kazanmasıyla İtalya’ya veda etti. Son maçında Juventus Stadyumu’nda gözyaşları içinde olan taraftarlar, kulübün tüm zamanlarının en skorer oyuncusunun bir sezon daha oynaması için yalvarıyordu.

3. Francesco Totti (Roma)

Del Piero, modern İtalyan futbolundaki tek kült kahraman ya da sadakatinden dolayı tapılan tek 10 numara değil. Hiç kimse Francesco Totti'nin durumunu eski teknik direktörü Luciano Spalletti'den daha iyi tanımlayamaz: "Kolezyum'u Roma'dan çıkarmak daha kolay olurdu."

25 uzun yıl boyunca hiçbir teklif, Totti'nin yetenekli ayaklarını Stadio Olimpico'dan çekecek kadar cazip gelmedi. Real Madrid, Roma ile ilk ve tek şampiyonluğunu yaşadığı sezondan (2000/01) 2 yıl sonra Totti’ye büyük bir teklif yaptı. Ancak 8. Roma Kralı, teklife şöyle cevap verdi:

“Bize okulda ailenin en önemli şey olduğunu öğrettiler. Zengin yabancılarla yaşamak için fakir ebeveynlerini terk eden birini hiç duydunuz mu?”

Totti başka bir yerde elde edebileceklerinin çok azını bile kazanamadı. Buna karşın, Serie A tarihinin en golcü ikinci oyuncusunun 2017’de futbola veda ederken yaşadıklarını, hiçbir kupa ona veremezdi.

4. Steven Gerrard (Liverpool)

Gerrard'ın Atatürk Olimpiyat Stadyumu'nda Milan'a karşı kazanılan tarihi Şampiyonlar Ligi finalinden sonra Liverpool’dan ayrılması, içi boş bir gazete haberi gibi göründü. Ancak gerçek şu ki, Liverpool kaptanı 2005 yılında Jose Mourinho’nun Chelsea’sine gitmek için ayrılık talebinde bulunmuştu.

Chelsea’nin Premier League şampiyonu unvanıyla Gerrard’ı istemesi, İngiliz efsaneyi ikilemde bıraktı. Bir yanda büyük hırsları ve vizyon sahibi bir teknik direktörü olan bir kulüpte oynamak; diğer yanda ise sekiz yaşından beri sevdiği kulüpte kalmak arasında bir tercih yapması gerekiyordu. Gerrard, daha sonra yeni sözleşme görüşmelerinin uzaması ve Liverpool’un onu takımda tutma arzusunu görmek istemesi sebebiyle takımdan ayrılma talebini ilettiğini söyledi.

En nihayetinde kaptan, Kırmızılar’a bağlı kalmayı seçti. Emekli olduktan sonra ise şu açıklamayı yaptı:

"Elbette burada Premier League'i kazanamadığım için büyük bir pişmanlıkla oturuyorum. Ancak sadakatimden gurur duyuyorum... Liverpool, dünya demektir."

5. Diego Godin (Atletico Madrid)

Manuel Pellegrini, 2015'te Manchester City patronu olduğunda eski oyuncusuyla tekrar bir araya gelmeyi umuyordu. Ancak Atletico Madrid’in Şampiyonlar Ligi finalisti ve La Liga şampiyonu yıldızı Godin'i kadrosuna katamadı.

Uruguaylı stoper daha sonra Villarreal’den eski teknik direktörü için "Pellegrini oradayken City'nin beni istediği doğru... Bunun için gurur duyuyorum ama kendimi Atletico Madrid’in bir taraftarı olarak hissediyordum.” demişti.

Godin, 2016'da Şampiyonlar Ligi finalinde Real Madrid'e bir kez daha kaybetmenin acısını yaşamak zorunda kaldı ve sezon sonunda Atletico’dan ayrılarak Inter’in yolunu tuttu.

6. Pavel Nedved (Juventus)

Juventus, 2009'da sözleşmesini yenilemeyi reddederek çıkış yolunu gösterdiğinde Nedved'i hüsrana uğrattı. Dönemin Inter Teknik Direktörü Jose Mourinho, Calciopoli yüzünden küme düşürüldükten sonra bile Juventus'a sadık kalan Nedved'i aradı ve onu Inter’e katılmaya çağırdı.

Nedved, Mourinho'nun ne kadar iyi olduğunu ve Portekizlinin yönetiminde neler başarabileceğini biliyordu. Ancak Çek yıldızın yolunu tıkayan bir şey vardı: Eski kulübü ile Inter arasındaki rekabet.

Daha sonra "Ben bir Juventino'ydum ve hala öyleyim. Bu yüzden hayır dedim. Juve'yi Inter'e katılamayacak kadar çok sevdim... Keşke Juve ile Şampiyonlar Ligi'ni kazanabilseydim ama bunu sırtımda başka bir forma varken yapamazdım." dedi.

Nedved, sonraki sezon Inter ile muhteşem bir üçleme yapma şansını kaçırdı. Öte yandan, sonrasında kalbindeki kulübün başkan yardımcısı oldu.

7. Jamie Vardy (Leicester City)

Arsenal, Leicester City için 24 gol atıp takımına tarihi bir Premier League şampiyonluğu kazandırdıktan sonra 2016 yılında Vardy’nin sözleşmesindeki serbest kalma bedelini ödemeye hazırdı.

Vardy, Arsenal'a transfer olmayı ciddi ciddi düşünüp çocukları için Londra'daki okullara baksa bile, King Power Stadyumu'nda iyi bir şey bulduğunu bilerek geri adım attı. Daha sonra bu kararını, "Bu, Leicester City’i şampiyonluktan sonra elde ettiklerimizi geliştirmek isteyen bir kulüp olarak görmemle alakalıydı. Ben de bunun bir parçası olmak istiyordum.” diye açıkladı.

Claudio Ranieri, kalmayı kabul ettikten sonra ona "rüya devam ediyor" diyen bir mesaj gönderdi. Ancak ertesi sezonda Leicester'ın formunun düşmesi ve Ranieri'nin kovulmasıyla işler ters gitmeye başladı. Tüm bunlara rağmen Vardy, Tilkiler için gollerini atmaya devam etti.

8. Marek Hamsik (Napoli)

Beş yıl önce menajer Mino Raiola, "İster Messi ister Ibrahimoviç isterseniz Hamsik olun, harika bir sporcunun yeni bir motivasyon bulması gerekir. Aksi halde düz bir oyuncu olursunuz.” Mesaj oldukça açıktı: Raiola, Slovak yıldızın Napoli'den ayrılma zamanının geldiğine inanıyordu. 2017'de ise Raiola artık Hamsik'in temsilcisi değildi.

Napoli’nin yıldızı, uzun süre Bayern Münih, Juventus ve Premier League'in en iyi takımlarının birkaçının hedefiydi. Ancak ona göre, Partonopei ile kazanmak başka bir yerde kazanmaktan daha iyiydi.

“Bir maaş çeki ve ödüllerden daha fazlasına ihtiyacım var. Ruhumda bir şeyler hissetmeye ihtiyacım var." dedi efsaneleşmiş oyun kurucu. Bu sezon, yıllar sonra gelen şampiyonlukta orada olmaması çok yazıktı.